Herkese güzel bir hafta sonu diliyorum.Bugün sizlerle  dün  yaptığım pizzanın tarfini paylaşmak istiyorum. Hamuru çok lezzetli  ve  kıyır kıyır özellikle denemenizi tavsiye ederim.Diğer hamurlardan çok daha hafif oluyor. Büyük küçük   herkesin  severek yediği pizzayı, sağlık açısından zararlı  olduğu için  üst malzemesini azaltarak hazırladım. Dışarda hangi koşullarda   hazırlandığını bilmediğim  için bende evimde kendim hazırlayıp çocuklarımla ve  eşimle gönül rahatlığıyla  yiyorum. Aslında sebzeli pizza çok daha  yararlı ama bizimkiler pek  hoşlanmıyorlar.Tabiki onların sevmediği bir  şeyi yapıp zorla  yediremem.Bende üst malzemesini azaltarak zararlarını  en aza indirdim.Yanında ayranla  afiyetle yedik.Tarifime geçmeden önce şarküteri ürünlerinin zararları  hakkında okudum  yazıyı paylaşmak istiyorum.
İşlenmiş et  dendiğinde akla sucuk ve  salam sosis gibi şarküteri  ürünleri gelir. Bu  ürünlerin içeriklerine  bakıldığında doymuş yağ  oranının yüksek  olması, kalp damar hastalıkları  ve diyabet açısından  yüksek risk  oluşturmaktadır.
    Diyabetli  hastalarda en büyük risk faktörü  kalp-damar  hastalıklarıdır. Özellikle  kontrolsüz diyabetli hastalarda  doymuş yağ  oranı yüksek gıda tüketimi  kan kolesterol değerlerinin  yüksek olmasına  ve kalp-damar  hastalıklarına sebep olmaktadır. Ayrıca  işlenmiş etlerin  sodyum  oranlarının da yüksek olduğunu unutulmamalı.
 Yüksek  sodyum  tüketiminin, yaşla birlikte kan basıncının ve  kardiyovasküler  hastalık  riskinin artmasına neden olduğu bilinmektedir.  Diyette en  önemli sodyum  kaynağı tuz(sodyum klorür)dur. Sodyum  kısıtlaması olarak   değerlendirilir. Sodyum birçok bitkisel ve hayvansal  besinin içinde   bulunur. Sodyum, tuz olarak besinlerin işlenmesi,  pişirilmesi sırasında   ve sofra tuzu olarak besinlere eklenmektedir. Gıda  sanayinde tuz  yoğun  olarak kullanılmaktdır. Gıda sanayinde tuz  kullanılmasının  başlıca  nedenleri; lezzet oluşturmak, besinin yapısını  korumak ve  saklama  ömrünü uzatmak olarak sıralanabilir. Günümüzde  beslenme  alışkanlıkları  gözden geçirildiğinde alınan sodyumun %75’inin  işlenmiş  besinler,  %10-12’sinin besinlerin yapısında doğal sodyumdan ve   %10-15’inin ise  pişirme sırasında ve sofrada eklenen tuzdan geldiği   tahmin  edilmektedir. Bu sebeple işlenmiş et ürünlerinin az   tüketilmesinin  günlük sodyum alımında anlamlı düşüş sağlayacağı   unutulmamalıdır.
 Diyabet  ve kalp sağlığın için; beslenmedeki  doymuş yağ tüketimini ve   kolesterol içeren    besinleri azaltmak  önemlidir. Doymuş yağ ve   kolesterol oranları yüksek besinler,  özellikle et ve et ürünleri   tüketmek kan kolesterol düzeyinizin  yükselmesi için önemli bir nedendir.   Bu gerçeği gözönünde  bulundurarak, yenilenlerin doymuş yağ ve   kolesterol oranı düşük  besinlerle değiştirilmesi gerekir.
 Kalp–damar  sağlığı dendiğnde  damar sertliğinin oluşmasında önemli bir  etken olan  kan yağlarının  tanımlarının iyi bilinmesi gerekir.   Kolesterol,  hayvansal kaynaklı  besinlerde bulunan yaşam için gerekli  olan akıcı mum  kıvamında yağımsı  bir maddedir. HDL(İyi Kolesterol);  damar duvarında  biriken  kolesterolü temizlediğinden dolayı iyi  kolesterol olarak  adlandırılır.  LDL(Kötü Kolesterol); damar duvarında  kolesterolün  birikmesinden  dolayı kötü kolesterol olarak adlandırılır.  Gerek diyabet  gerekse kalp  damar hastalıklarında total kolesterol ve  kötü  kolesterolün düşük,  iyi kolesterolün yüksek olması istenir. Kanda  bu  değerleri dengede  tutabilmek için yapılması gerekenleri sıralamak   gerekirse;
 ‒  Kan kolesterol seviyesini etkileyen en önemli  faktörlerden biri   besinlerle aldığımız yağın türü ve miktarıdır.  Hayvansal kaynaklı   denilen doymuş yağlardan ziyade bitkisel kaynaklı  olanların tercih   edilmesinde fayda vardır.
‒ Doymuş yağlar kan  kolesterolünün   yükselmesinin en önemli nedenidir. Sucuk, salam, sosis   gibi işlenmiş  et  ürünleri yüksek oranda doymuş yağ içerir.
‒ Tekli doymamış yağlar kan kolesterolünü düzenleyici etki yaparlar. Bitkisel kaynaklı yağlardır.
‒ Çoklu doymamış yağlar kandaki kötü kolesterolü düşürücü etki yaparlar. Zeytin  yağ bu grubun en iyi bilinen çeşididir.
‒   Kan  kolesterolü ne kadar yüksekse kişinin kalp krizine ve diğer   kalp-damar  hastalıklarına yaklanma riski o denli yüksektir. Çünkü kan   kolesterolü  kalbe ve vücudun diğer bölümlerine kan taşıyan damarların   yavaş yavaş  tıkanmasına neden olur.
‒ Yüksek kan kolesterolü   sigara ve  yüksek tansiyonla birleştiğinde kalp sağlığı için en önemli   risk  faktörlerinden birini oluşturur.
‒ Yüksek kolesterol   kalıtımsal  olabileceğinden aile üyelerinde kalp hastalığı olan bireyler   kan  kolesteserol düzeylerini belirli aralıklarla ölçtürmelidirler.
 Etler,   içerdikleri kolesterol miktarı açısından değerlendirildiğinde  tüm   hayvansal ürünlerin kolesterol içeriği birbirine benzerdir. Bu  nedenle   kırmızı eti tek başına suçlamak doğru olmaz. Ancak balıkta  bulunan w-3   yağ asitlerinin kalp sağlığımız için olumlu etkisi  düşünülerek daha  sık  tüketilmesi önerilmektedir. Et tüketim sıklığı  değerlendirilerek   haftada 1-2 defa balık tüketilebilir. Kümes hayvanları  (tavuk/hindi) ve   kırmızı etin ise yağsız olmasına dikkat edilerek  belirli miktarlarda   yenilmesinde bir sakınca yoktur. Bu etlerin işlenmiş  halleri yüksek   sodyum ve yağ içeriklerinden dolayı yenilmesi  önerilmeyen grup   içerisinde yer almaktadır. Yine benzer şekilde  tüketilmesi sırasında   dikkat edilmesi gereken ve aşırı tüketimlerinin  diyabetli ve kalp   hastalığı olan kişlerde sorun oluşturacağı bilinen  yiyecekler aşağıdaki   gibidir.
 ‒ Sakatatlar ( beyin, böbrek, dil, işkembe gibi)
‒ Yağlı besinler ( kaymak, mayonez, krema, soslar, çikolata gibi)
‒ Tam yağlı etler, sucuk, pastırma, sosis gibi işlenmiş gıdalar, tavuk ve hindi derisi
‒ Yağda kızartmalar ve kavurmalar
‒ Alkollü içkiler, hazır meyva suları, kola, gazoz gibi asitli içecekler
‒ Hayvansal yağlar ( tereyağ, kuyrukyağı, margarin)
‒ İçeriği bilinmeyen hazır gıdalar.
‒ Tam yağlı süt, tam yağlı yoğurt ve tam yağlı peynir.  

Malzemeler:
Hamuru için:
- 1 yumurta
- 1 çorba kaşığı toz maya
- 1 su bardağı ayran
- ½ su bardağından bir parmak eksik sıvıyağ
- 1 tatlı kaşığı şeker 
- 1 tatlı kaşığı tuz
- 3-4 su bardağı un
Sosu için:
- 5 orta boy domates 
- 4-5 kaşık sıvıyağ
- 1 tatlı kaşığı tuz
- 1 tatlı kaşığı kekik
- 1 tatlı kaşığı domates salçası
Üzerini için:
- Kaşar peynir
- Sucuk
- Çarliston biber
Yapılışı:
- Maya ve şeker çok az suyla karıştırılıp kabarması beklenir.
- Ayran, sıvıyağ, tuz ve un ilavesiyle ele yapışmayan hamur hazırlanır.
- Hamur iki misli olana dek bekletilir.
- Fırın tepsisi elle bolca yağlanır.
- Hamur alınıp elle bastırılarak yayılır.
- Üzerine domates sosu sürülür.
- Doğranmış sucuk ve biber yerleştirilir.
- Önceden ısıtılmış fırında kenarları hafif kızarana dek pişirilir.
- Kaşar rendesi serpilip tekrar fırına sürülür.
- Kaşar peyniri eriyince fırından alınır.